Şirketlerde durdurulan operasyonlar, krize hazırlıksız yakalanmak, uzaktan çalışmayı bilmemek ve toplantı-sızlıktan artan zamanla kabul edelim ki evde normalden biraz daha fazla vaktimiz bize kalıyor.

Peki bu kalan zamanlarda ne yapıyoruz?

Yoğun stres ve karmaşık duyguları yaşarken kendimizi pek de işe veremediğimiz, haberlere, sosyal medyaya ve Netflix’e hapsettiğimiz de doğru. Ama artık bu süreçleri geçebileceğimiz noktaya geldiğimizi düşünüyoruz. Hazırız!

Bu bir kriz dönemi ve parçası olduğumuz şirketleri birlikte çalışarak ayakta tutabileceğiz! (Bu şirketler de bizim için aynı şeyi yapıyorlar çünkü.)

İnovasyon hepimizin günlük hayatında, yıllık planlarında ve her toplantıda dilinde. Çok iyi projeleri görüp taktir de ediyoruz, evet ama kendi işimize ne kadar entegre edebiliyoruz? Bu zamana kadar başımızı kaldıramadığımız yoğunluklardan belki de bunu kendi içimizde nasıl yapacağımızı düşünmeye fırsatımız bile olamamıştı. Çünkü nasıl olsundu ki? Belki mesaiye bile kalarak ancak günlük işlerimizi yorgun argın bitirebiliyorduk. Ama şimdi o vaktimiz var!

Siz de bu süreci kendiniz ve ekipleriniz için faydalı çözümlere ve geliştirilmiş iş fikirlerine dönüştürmek isteyenlerdenseniz biz tam da bu konuda size yardımcı olmak istiyoruz.

İnovasyon iş hayatında nasıl yapılıyor?

Ben durduk yere yenilikçi bir fikri nasıl bulabilirim ki?

Bildiğiniz gibi inovasyon’un temelinde büyük oranda yaratıcılık var ve yaratıcı fikirler siz tek başınıza bilgisayarın başındayken gelip sizi bulmaz. İzlemeniz gereken bazı adımlar ve uygulama yöntemleri vardır. O yüzden bu zamana kadar inovatif düşünme kabiliyetinizin olmadığını düşünüyorduysanız bu düşüncenizi değiştirebileceğimizi söyleyerek başlamak isteriz.

İnovatif olmanın temelinde bir düşünce yapısı ve yaklaşımı vardır yani inovatif düşünmek aslında beyninizin çalışma şeklidir. Bu düşünce yapısını bir tünel gibi düşünürsek siz iş probleminizi tünelin başından sokup sonundan çıkardığınız zaman elinizde yeni ve yaratıcı fikirlerin olduğu bir çözüme ulaşabilirsiniz. Mucize gibi birşey!

Bu tip modeller, üzerine harcanan zaman ve tecrübeyle sabit olarak her seferinde daha iyi ve yaratıcı fikirler ve çözümler ortaya koyabildiğiniz bir yetkinliğe dönüşmeye başlar. Tıpkı bir enstrüman çalmayı öğrenmek gibi. En başta konuyu anlamaya çalışırsınız, daha sonra uygularsınız ve en başta tabiki zorlanırsınız. İkincide daha az, üçüncüde daha da az zorlanırsınız. Sonra bir bakmışsınız ki işinizi, departmanınızı hatta şirketinizi değiştiren yeni fikirlerin sahibi olacak yeterliliği kazanmışsınız.

İnovasyona dönecek olursak;

İnovasyon insanların gerçek ihtiyaçlarına ve problemlerine elinizdeki kaynakları kullanarak bir çözüm bulabilmektir. Merkezinde insan olan herhangi bir probleme inovatif bir çözüm bulabilirsiniz.

Bu ürününüzü tüketiciyle nasıl buluşturabileceğiniz sorunu da olabilir, şirket içindeki bir süreci iyileştirmek de olabilir, şirket içindeki çalışan devir oranını düşürmek de olabilir. Problem merkezinde insan olduğu sürece sizi ve işinizi etkileyen her konuda ve herhangi bir endüstriden olabilir!

Peki sizin kendi göreviniz ve şirket içindeki sorumluluğunuzu göz önünde bulundurduğunuz zaman çözüm bulmak istediğiniz sorun nedir?

Kendinize bu soruyu sorduktan sonra hem size hem ekiplerinize inovasyon yeterliliği kazandıracak düşünme metodolojisi Tasarım Odaklı Düşünme yöntemini inceleyerek hayatın eski haline dönmesini beklemeden mevcut düzende iyileştirmeler yapacağınız fikirleri geliştirebilirsiniz.

Sevgiler,

Ayşe Serra Saygılı